TR

Öğütme taşları yerini eyer taşlarına bırakırken, el değirmenleri zamanla su değirmenlerine geçiş yaşarken bugünlerde tamamen otomasyon üretime geçerek dünyanın en eski sanayilerinden ve Inovasyon un en hızlı örneklerindedir Un sanayisi. Ekmek, makarna, Bisküvi, kek ve buna benzer ürünlerin ortak noktası Buğday Unundan oluşması ve insanların temel besin kaynağıdır. Dünya geneline bakıldığında Un sanayisinin on bin yıl öncesine dayanan köklü bir geçmişi olduğu tespit edilmiştir.

Un elde etme sanatının tarihi incelendiğinde farklı kültürlerde ve ülkelerde un sanayinin geliştiği dikkat çekmektedir. Örneğin M.Ö. 3000 de mısırlılar Buğdayı taşların arasında öğüterek un elde etmeye çalışmışlardır. Keşfettikleri Maya sayesinde güneş enerjisini kullanarak ekmeğe hacim ve farklı lezzet katmışlardır. Taş havanlar sayesinde dövülerek un haline getirilen Buğday, el ile çevrilen taşlar arasında ezilmesi yoluyla daha randımanlı bir un üretimine geçiş yaşamıştır.


Değirmenlerin kullanılmaya başlaması da milattan önceki yüzyıllara dayanır. Romalılar tarihin bilinen bazalt kum taşlı su değirmenlerin dünyaya yayılmasında öncülük yapmış ve böylece Buğday İmparatorluğu unvanını kazanmışlar, hızlı akan nehirler kenarlarına yerleşmişlerdir. 19. yüzyıllarda Macarlar tarafından ilk kez bugün modern tesislerde vazgeçilmez olan vals tekniği geliştirilmiş ve un sanayisine ilk adımlar atılmıştır. Dünyadaki ilk un fabrikası Londra da 1879 yılında kurulmuştur. Valsların icadından sonra un elde etmesi sanayiye dönüştürülmüş, teknoloji hızla ilerlemiştir. Buğdayın taş ile öğütülmesi yerine İsviçreli JacobSulzberger ilk porselen merdaneyi piyasaya çıkarmıştır. Porselenden olan bu merdaneler yerini daha sonra günümüzde en çok tanınan alman Bühler firmasının icat ettiği çelik merdanelere bırakmıştır.

Bugün ise dünya un sanayisine, dünya ekonomisine ve hızla gelişen globalleşmeye bakıldığında ülkeler arasında ticaret sınırlarının giderek azalmaya ve ortadan kalkmaya başladı, uluslar arası ticaret hacmi genişlemiş, gelişmiş ülkelerden gelişmekte olan ülkelere ileri teknoloji transferi artmış, uluslar arası finans piyasaları gelişmiş, devletlerarası işgücü imkânları hızlanmış ve yabancı sermaye akışında önemli gelişmeler yaşanmıştır. Ülkelerin ekonomik işbirliği alanlarının genişlemesinin en büyük örneklerinden biridir Un sanayisi.

Bu yenilikler yurtiçi ve yurtdışında büyük bir rekabet getirdi birliğinde. Büyük sanayiler teknolojinin vermiş olduğu avantajları kullanırken küçük firmalar ayakta kalmaya zorlanmaktadır. Çözüm arayışına giren Alman ve Fransız birçok firma Cluster denilen birleşmeye ve beraber çalışma politikasını izlemişlerdir. Bu bütünleşmenin en başarılı örneği San Francisco da bulunan SiliconValley ve Film endüstrisi Hollywood'dur.